Yazı: Cemre Çalışkan
İkinci Dünya Savaşı’nın ardından bireylere tanınan hak ve özgürlüklerin devletlerce güvence altına alınması gündeme geldi. Böylece hem bireysel haklar korunacak hem de uygarlıkların sonunu getirmeye yaklaşmış olan savaşların önüne geçilmiş olacaktı. 1948 yılının Haziran ayında Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Komisyonu tarafından bir bildiri hazırlandı.
Bildiri yaşam ve özgürlük ağırlıkta olmak üzere; sağlık, eğitim, beslenme, barınma ve toplumsal hizmet imkânlarından eşit olarak yararlanma konularını kapsamaktaydı. Bu bildiriye göre tüm insanlar yasalar önünde eşittir. Her insan barışçıl amaçlarla dernek kurma ve toplanma, evlenme, mülk edinme, çalışma ve işini seçme özgürlüğüne sahiptir. Din, vicdan, düşünce ve anlatma özgürlükleri İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’yle koruma altına alınmıştır.
1948 yılının ardından Birleşmiş Milletler insan hakları çalışmalarına devam etti. 1952 yılında Kadınların Siyasi Haklarına İlişkin Sözleşme, 1959 yılında Çocuk Hakları Bildirisi, 1961 yılında Avrupa Sosyal Şartı, 1981 yılında Afrika İnsan ve Halkların Hakları Şartı, 1985 yılında Yargı Bağımsızlığına Dair Temel Prensipler Birleşmiş Milletlerce kabul gördü.
10 Aralık, 1948 yılında Paris’te yapılan oturumda BM Genel Kurulu’nun İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni onaylamasından bu yana İnsan Hakları Günü olarak kabul edilir. 10 Aralık, her yıl olduğu gibi bu yıl da, aslında bir an için bile olsa aklımızdan çıkarmamamız gereken değerlerin ve ilkelerin hatırlanması amacıyla kutlandı.
Madde 1:“Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşlik zihniyet ile hareket etmelidirler.”
Saygı duymayı, sevmeyi, hoşgörüyü, vicdanı, yardımseverliği; kısacası “insan” olmayı iyiden iyiye unuttu insanlık. Bu sebepten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin bilhassa bu maddesini iyice öğrenmeli, çocuklarımıza öğretmeliyiz. Daha eşitlikçi, sevgi dolu ve güvenli bir dünya için çocuklarımıza bunu öğretmek en az okuma yazma öğretmek kadar gerekli ve önemli…