...

ÖZGÜRLÜĞÜN 31 YILI

Berlin Duvarı ya da Alman halkının verdiği isimle “Utanç Duvarı”; Soğuk Savaş döneminin kesin sembollerinden biriydi. İki dünya savaşı yenilgisinin yorgunluğunu taşıyan bir halk, bu halkı birbirinden ayırıp iki ayrı devletin vatandaşı olduklarını unutmalarına asla izin vermeyen 46 km uzunluğunda bir duvar…

0
Paylaş

İkinci Dünya Savaşı’nın ardından işgal altındaki Almanya’nın doğusunda kurulan Demokratik Alman Cumhuriyeti, bilinen adıyla Doğu Almanya; SSCB kontrolünde, sosyalist politikalarla yönetilen bir devletti. Düşük refah seviyesinden bıkan halkın büyük bölümünde Batı’ya kaçma düşüncesi hâkimdi. Federal Almanya Cumhuriyeti ya da Batı Almanya ise Fransa, Birleşik Krallık ve ABD’nin işgal bölgesinde kurulmuştu. Kapitalist ekonomiye sahip olan ülkede halkın refah seviyesi Doğu Almanya’ya göre oldukça yüksekti.

İki devlet arasındaki uçurumun izleri duvarın Batı ve Doğu cephesine bakıldığında gözle bile görülüyordu. Batı’da resimler, grafittiler, protestolar; Doğu’daysa tel örgüler, mayın tarlaları ve gözcü askerler… Demokratik Alman Cumhuriyeti’nin, alınan bütün tedbirlere rağmen duvarın Batı tarafına geçişleri engellemesi mümkün olmadı. Kaçışları engellemek isteyen Doğu Almanya, vatandaşlarına Doğu Bloğu ülkelerine geçiş izni verdiyse de sosyalist politikalardan kaçmak isteyen Doğu Almanya vatandaşları soluğu Batı ülkelerinin büyükelçiliklerinde aldı. Kaçışların önüne geçmek için alınan bu önlem de yeterli olmadı.

Duvarın yıkılışına giden süreç Doğu Almanya duvarın işlevselliğini ve insan hayatına etkisini sorgulamasıyla başladı. 9 Kasım 1989… Doğu Almanya hükümetinin duvarın yıkılacağını duyurmasının ardından yüz binlerce insan duvarın bulunduğu bölgeye akın etti. İnsanların yıllardır görmediği akrabalarına ve arkadaşlarına kavuştukları anlar tarih sahnesinde kendine geniş yer buldu. Doğu Almanya’nın bir gecede inşa edilen bu utanç duvarıyla başlayan 30 yıllık esareti böylece sona erdi.

18 Mart 1990… Demokratik Alman Cumhuriyeti’nin ilk serbest seçimleri yapıldı. Seçimlerin ardından Doğu Almanya hükümeti, yönetimi elinde tutmanın kolay olmayacağının farkına vardı. Federal Alman Cumhuriyeti ve Demokratik Alman Cumhuriyeti arasındaki görüşmeler 3 Ekim 1990’da birleşmeyle sonuçlandı. Ancak neredeyse yarım asırdır iki ayrı devletin çatısı altında yaşayan Alman halkının yeniden bütünleşmesi, iki taraf arasındaki uçurumun kapanması, eğitim seviyesindeki eşitsizliğin giderilmesi zaman aldı. Yine de Alman halkı bir olmayı başardı. Doğu Almanya’nın kültürel ve ekonomik durumunun gelişmesine yönelik çalışmalar olumlu sonuç verdi. Alman halkı onlarca yıldır özlemini duyduğu özgürlük ve barış dolu ülkesine 3 Ekim 1990’da kavuştu. Bu yıl birleşmenin 31. yılı; Almanya her yıl olduğu gibi bu yıl da coşkuyla birlikteliklerini, özgürlüklerini kutlayacak.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.